Seccade Olayı
Siyaset hakkında yazmayayım diyorum ama olmuyor:(
Elin oğlu uzaya gidiyor…
Elin oğlu hayvan gibi, insan gibi hareket eden robot yapıyor…
Elin oğlu, insan gibi cevap veren yapay zeka geliştiriyor…
Elin oğlunun yaptıklarının 1 tanesini elimize almak için devlete 3 misli rüşvet ödüyoruz…
Wauvvv
Ama orta doğuda yer alan bizim ülkemizde gündem ne?
“Kıt kanaat geçinen vatandaştan toplanan vergiler nerelerde kullanıldı” mı? Değil!
“Deprem için toplanan yardımlar nerede” mi? Değil!
“İşe girmek için bilgi mi, yetenek mi önemlidir yoksa siyasi parti militanı olmak mı” Değil!
“İşte yükselmek için başarı mı önemlidir yoksa birisine biat etmek mi” Değil!
“Ramazan ayındayız, oruç tutmak sadece yemek yememek midir” Değil!
…
Şeklin şekli!
SECCADE
Seccade, İslamiyet’te ibadete yardımcı olmak için kullanılan, üzerinde namaz kılmak üzere kumaş, halı, hayvan postu, hasır gibi malzemelerden yapılmış özel yer yaygısıdır.
Genellikle bir kişinin rahatça namaz kılabileceği büyüklüktedir.
İslamiyet’in doğduğu bölgelerde büyüklüğü ve yaygınlığı nedeniyle hurma yaprakları yere sermek için kullanılacak en uygun malzeme olmuştur. Hurma yapraklarından örülen adam boyu uzunluğundaki yaygıya “hasır”, daha küçük olanlarına “humra” denilirdi.
Zamanla secde edilen yeri pislikten korumak için seccade serilmesi geleneği ortaya çıkmış; kilim, keçe, halı gibi teknik ve malzeme kullanılarak seccadeler üretilmiştir. Seccade, genellikle halı sanatının bir parçası kabul edilmektedir.
En eski seccade Kahire İslam Sanatları Müzesi’nde koruma altına alınmaktadır. Beş mihraplı pamuklu seccadenin üzerinde olan yazı Ramazan ayı 903 yılı ile ilgilidir, fakat seccadenin kendisinin üretimin tarihi 1556 yılında olduğu bilinmektedir.
Seccadelerin tasarımı ve işlevi farklı devirlerde farklı özellikler göstermiştir. İslamiyet’in ilk dönemlerinde en büyük görevi ibadet ederken temizliği sağlamasıdır. Selçuklu Devleti’nde değişen sosyal hayat kuralları, ticaret şartları, aile yapısı, saray kültürü ile birlikte seccade tasarımı da değişiklik göstermiş; farklı sosyal statüdeki kimseler için farklı nitelikte seccadeler üretilmiştir.
En yaygın seccade tipi halı seccadedir ve günümüze ulaşan en eski örnekleri, “Konya grubu” denilen, 13. yüzyıla tarihlenen Anadolu Selçuklu halılarıdır. Daha sonraki yüzyıllarda seccadeler halı grupları içinde farklı bir sınıf oluşturmuştur. Mihrap, kandil, Kâbe resmi, yazı gibi süslemelerinin olması ile halılardan ayrılırlar ve ait oldukları yöreye göre de “mihraplı Gördes”, “kandilli Gördes” gibi adlar alırlar. Bazı örneklerde alnın secdeye geldiği yere yerleştirilerek içine âyetler yazılan dikdörtgen bölüm “âyetlik”, ayak kısmına düşen benzer bölüm ise “tabanlık” olarak adlandırılır.
Osmanlı İmparatorluğu kültüründe seccade oldukça ayrıcalıklı bir yere sahip olmuştur. Seccadeler, hem saray çevresinde hem de halk arasında kutsallaştırılmış; sembolleştirilmiş; dine bağlı olarak özel bir şekilde tasarlanmışlardı. Seccadenin din ve ibadet amaçlı kullanılmak için dokunmuş olsa da güzellik, estetik ve bazen de güç sembolü oluşturmak gibi işlevler yüklenmiştir.
Anadolu’da seccadeleriyle ünlü merkezlerin başında yer alan Uşak’ta 16. yüzyıldan 19. yüzyılın sonuna kadar değişik türde seccadeler dokunmuştur. Gördes düğümlü bu seccadeler genelde kırmızı, kareye yakın büyük boyda ve uzun saçaklıdır. Kula seccadelerinde mihrap daha sade olup üçgen şeklinde, düz veya ince kademelidir. Üstte âyetlik yer alır; bordürler ince şeritler halindedir. Ladik seccadelerinde tabanlık veya âyetlik yerlerinde bazen uzun saplı lâle, çiçek yahut ağaç motifleri sıralanır. Anadolu’da Milas, Bergama, Kırşehir, Mucur, Sivas, Yağcıbedir gibi daha birçok yörenin kendine has yöresel halı motiflerini yansıtan çok değerli seccadeleri vardır.
Dağıstan, Kazak ve Şirvan gruplarına ayrılan Kafkas seccadeleri daha çok geometrik süslemelidir. Orta Asya’da Buhara, Semerkant, Hindistan’da Agra, Fetihpûr, Lahor ve Afganistan-Belûcistan bölgesi önemli seccade yapım merkezleridir. Hindistan bölgesi seccadelerinde bitkisel motifler önemli bir yer işgal eder. İran’da seccade çeşitleri fazla değildir. Bunlardan 16. yüzyıla ait önemli bir saf seccadesi örneği parçası Berlin’de Bergama Müzesi’ndedir.