Beşiktaş, Fenerbahçe, Galatasaray, Trabzonspor ve diğer tüm Türk futbol takımları; bizim halı sahada oynadığımız ya da çocukların mahalle aralarında oynadığı amatör maçlar sizin yaptığınız profesyonel maçlarınızdan daha zevkli.

Yaşını başını almış, kendi eski takımında tüm performansını kaybetmiş yabancı futbolcuları dünyanın parasına bünyenize katıyorsunuz. Türkiye Futbol Federasyonu da ekmeğinize yağ sürüyor. Yabancı kontenjanı sınırını açtıkça açarak.

Neden?

“Yabancı futbolcu gelmezse yerli futbolcuların ücreti çok oluyormuş…”

Şu bahaneye bak yaw!

Ulan, Türk futbolcusunun fiyatının makul seviyelerde olmasını istiyorsan Türk futbolcusunun arzını artıracaksın. Yani altyapıya önem vereceksin. Yani futbolcunu sen kendin yetiştireceksin. Hem yetiştirdiğin futbolcuyu satarak bu sefer sen para kazanabilirsin. Her futbolcu yeteneğinin kalitesine göre fiyatını kendisi belirleyecek.

Ama içerideki tarım ürünlerinin fiyatı düşük olsun diye, hayvan ve hayvansal ürünlerin fiyatı düşük olun diye üretelim değil de yurt dışından ithal edelim mantığı güden politikaya sahip bir ülkeden başka ne beklenir ki!

Sonuç ne?

Zevksiz Türk futbolu.

Yıllardır ne Avrupa Şampiyonasında ne de Dünya kupasında yer edebilmiş bir A Milli Futbol Takımına sahibiz. Wauv ünvana bak: A Takımı?

Bir Allah’ın kulu kalkıp ta Türkiye futbolunu nasıl diriltebiliriz? diye beyinciğini yormuyor.

Türk futbolcularının lüküs hayatları için çok para kazandığı gerçeğine tezat olacak şekilde,

UEFA kupası hayal,

Şampiyonlar ligi kupası hayal,

Avrupa Şampiyonası kupası hayal,

Dünya kupası hayal,

Milyarlarca kişiye ulaşacak ve üstelik diğer reklamlara göre bedavaya gelecek ülke reklamı hayal.

O halde bu şartlar Türk futbolunun ruhana el Fatiha.