Müslümanlık Bilgisindeki Zayıflık
Diyelim ki, dövüsülmeye deger bir seyler için,
diyelim ki, cephedeyiz.
Daha orda ilk hücumda, daha o gün
yüzükoyun kapaklanip ölmek de mümkün.
Tuhaf bir hinçla bilecegiz bunu,
fakat yine de çildirasiya merak edecegiz
belki yillarca sürecek olan savasin sonunu.
Diyor Nazım Hikmet RAN, biraz düşünelim şimdi; bir idea uğruna ölümü göze alabilir misiniz, ya da idealiniz uğruna canınızı feda edebilir misiniz ?
Birileri herşeyini feda etmiş, dört bir taraftan saldırıyor, hani bir söz vardır; “zafere giden yolda her yol mübahtır” diye, işte aynen öyle. Feda ettikleri de birşey yok aslında kendilerinden, kendileri hiçbir şey kaybetmiyor, sadece çevresinde ki bir kemiğe bin şeyini satacak duruma düşürülmüş cahil zümrelerin açlıklarından faydalanıyor. Onları kullandığı tek şey ise, seçimlerde herbirinin kendisine sağlayacağı oy, başka hiç bir şey değil inanın. Tek amaçları iktidar denen, herşeyi yapma yetkisi taşıyacak durum olan, bu duruma getirilmiş koltukta bir 5 yıl daha, ardından 1 o kadar daha kalıp, zenginliklerine zenginlik katarken, bir taraftan da kendilerine icazet verenlerin amaçları doğrultusunda, Türkiye Cumhuriyetini, tarihin başlangıcından bu tarafa üzerinde savaşların hiç eksik olmadığı, hep güçlülerin ayakta kalabildiği, rehavete kapılanların, güçlerine güvenip birşey yapmayanların tarih sahnesinden silindiği zengin Anadolu’ nun birleşemeyecek şekilde parçalanmasına hizmet etmektir.
Seni senin zayıflığınla yoruyorlar.
Bunun için bize, kendi açıklarımızı kullanarak yumruk atıyorlar, ülkemizin içerisinde büyük çoğunluğun sahip olduğu din olan müslümanlığı kullanıyorlar, ( daha öncesinden sağcılığı – faşistliği, solculuğu – komünistliği kullanmışlardı; birbirlerine karşı kışkırtarak, ülkenin gencecik fidanlarını bir birlerine kırdırtmışlardı. Ama vatansever birileri çıkıp yine, bu karışıklığı giderip, ülkeyi geleceğe adım atacak dinginliğe ulaştırmıştı. ) müslümanlıkta öyle harbi bir müslümanlık değil zaten, inanç; Allahtan geldiğine inandıkları, arapçası okunduğunda sırf alışkanlıktan ağladıkları Kuranı Kerimden sadece 5 şarta sığdırdıkları Müslümanlığı: ( diğerlerini okumaya eriniyorlar ya da işlerine gelmiyor ) ; Kelimeyi Şahadet getirmek, namaz kılmak, oruç turmak, hacca gitmek, zekat vermek; bunlarıda ne kadar bilerek yaptıkları koca bir ? takılmışlar gidiyorlar kendisini müslüman olarak gösteren bir partinin peşinden.
Ne yaparsa yapsın müslümanlık için yapıyor, herşey islamiyet adına, herşey dinciler adına; ama cahiliye döneminden kalma işler yaptıklarını kimse görmüyor. O kadar güzel kapatıyorlar ki ihanetlerini, onlarca maddelik kanunları geçirirken, aralarına alakasız öyle maddeler fıkralar katıyorlar ki; seçmenlere kendilerini islamiyetin gerçek savunucusu olarak tanıtıyorlar. Biraz daha ileri gidip, eskiden bir tane milletvekilllerinin yaptığı gibi, ben Mehdi’ yim, bunlarda mücaitlerim derlerse hiç de şaşırmam.
Ama okuyun Kuranı Kerimi dilinizde, ya da dinleyin hangi dilden anlıyorsanız, göreceksiniz gerçek müslümanlığı, aydınlanacaksınız, ufkunuz açılacak… ve göreceksiniz birilerinin size nasıl bir şeyleri kakaladığını.
Allah’ ın Hz. Muhammed’ e ilk emri oku! idi; hatırlatırım. Önce anlamını kavra, sonra adımlarını atmaya devam et. Ve bu arada ayetlerin sonunda genelde şu ibare var; Şüphesiz bu ayette sizler için çeşitli dersler vardır…
Devam edeceğiz.
Susmayacağız artık.
İsyanına engel olma.
Çıkar boğazında düğümlenen çığlığı çok geç olmadan.
Bu vatan bizim.