Adalet bunun neresinde
En azılıları dışarıya salındı, herkes suspus izledi, izliyor, izleyecek de bu gidişle daha devamı var… anlamadı neler oluyor, sustu; bir bildiği vardır dediler, diyorlar, diyecekler, baştaki – sözde ülkeyi yöneten ağaların örümcek beyinliler. Adalet suçlu, yargıçlar, hukukçular, savcılar… suçlu. Askerler suçlu, vatan için düşünenler suçlu, sesini duyurmaya çalışan öğrenciler suçlu, hakkını arayan işçiler suçlu, düşünenler suçlu, namuslular suçlu… karşıt düşüncede kim varsa suçlu.
Ağlamayı da iyi biliyorlar, yasayı çıkartanlar kendileri değilmiş gibi, ortalıkta ahkam kesiyorlar birde; bütün bunlar kendilerini yıpratmaya yönelik hareketmiş gibi gösterneye çalışıyorlar, başarıyorlar mı ? evet, alkış seslerinden belli, sesleri kulaklarımı tırmalıyor; ŞAK ŞAK ŞAK ŞAK… ŞAK! yalaka, kör, sağır, duyarsız, cahil takımının.
Küfrediyorum içimden, en ağırından; ne ana bırakıyorum ne avrat, ne de soy sop. Çevireyim başımı diyorum, açıyorum müzik kanallarını sonuna kadar, dans edenler, sivrisinek gibi şarkı söyleyenler, onlarda rahatsız ediyor; bu ne biçim şarkı böyle, bu sözlerde ne böyle, nerede anlam, nerede duygu, teması nerede bu şarkının, ben anlamıyorum… siz anlıyorsanız bana da kısadan anlatın.
Kurtuluş savaşı geliyor aklıma, biraz daha geriye Çanakkale’ ye gidiyorum, 250.000 vatan evladının inanılmaz müdafası canlanıyor gözlerimin önüne, buğulanıyor, dişlerimi sıkıyorum ağlamamak için… VATAN SAĞOLSUN diyen anaların babaların sesleri kulaklarımda yankılanıyor, naaşlarının bulunduğu tabutlara sarılmalarını izliyorum, duygulanıyorum iyice…
Tek bir düşünce haykırıyoum beynimde; SUÇLUSUN eyy halkım demeye utandığım zümre, seni aç bırakanlara, aç karnına bir lokma verdiklerinde oyunu verdiğin için; SUÇLUSUN eyy halkım demye utandığım zümre, senin üzerinden herşeyini alıp tir tir titrettikten sonra, üşüyen vücuduna bir çuval kömür verdiklerine oyunu verdiğin için, SUÇLUSUN eyy halkım demeye utandığım zümre balık olduğun için, SUÇLUSUN eyy halkım demeye utandığım zümre VATANDAŞ olamadığın için…
Ülke kargaşanın içerisinde, sessiz çığlıklar herkesin boğazında düğümlü, boğazım yanıyor kendimi tutamamaktan korkuyorum, daha zamanı varken, zamansız hareket etmekten, dayanamıyorum…